Sadece güneş ışınlarının değil, mavi ışığın da cilde zararlı olduğunu belirten uzmanlar, mavi ışığın korunmasız ciltte yaşlanma, leke, kızarıklık ve DNA hasarına yol açabileceğini söylendi.
Mavi ışık, ultraviyole ışınlardan daha yüksek enerjili bir ışıktır ve güneşin yanı sıra dijital cihazlar, floresan lambalar ve parlak ışıklar gibi yapay kaynaklardan da yayılır.
Mavi ışığın cilde nüfuz edebilen dalga boyu, ultraviyole ışınlardan daha uzundur ve bu nedenle cildin daha derin katmanlarını etkiler ve kalıcı hasarlara neden olur.
Mavi ışığın cilt üzerindeki olumsuz etkisi, güneş ışınlarının etkisi kadar bilinmemektedir. Mavi ışık, cildin biyolojik ritmini bozarak, cilt tonunda eşitsizlikler, kahverengi lekeler, elastikiyet kaybı, ince çizgiler, matlık ve ışıltı kaybı gibi belirtilerle kendini gösterir.
Günlük yaşamımızda doğal güneş ışığından korunmaya çalışırken, aynı zamanda LED, floresan lambalar, akıllı telefon, bilgisayar, TV ekranları gibi mavi ışık yayan dijital cihazlarla sürekli temas halindeyiz.
Doğal güneş ışığı, farklı dalga boylarında elektromanyetik ışınlardan oluşur. Bunlar arasında ultraviyole, yüksek enerjili mavi ve kızılötesi ışınlar bulunur. Mavi ışığın kaynağı sadece güneş değildir, yapay kaynaklardan da yayılmaktadır. Ultraviyole ışınları güneş ışınlarının yüzde 5’ini, mavi ışık ise yarısını oluşturur.
Mavi ışık, yeryüzüne ulaşan tüm ışınlardan en yüksek enerjili olanıdır ve cildin en küçük yaşam birimi olan hücre DNA’sına kadar zarar verebilir.
Cildimiz, yaşamımızın ve sağlığımızın büyük bir göstergesidir. Cildimizin sağlıklı görünmesi için mavi ışıktan yani yapay güneş ışığından korunmak şarttır. Mavi ışığın zararlarını önlemenin en iyi yolu, ışıktan uzak durmaktır.
